Ana Sayfaya Dönüş
EMEK FİLM MERKEZİ DETAYLI ÖNERİSİ
22 Mayıs 2010
Emek sineması Türkiye'nin Cumhuriyetimizle neredeyse yaşıt (1924) tarihi ve sembol sinemasıdır. Bu özellikleriyle
sinemanın melek heykeli, süsü, tavanı değil, tamamı anıttır. Hiçbir mimari bilgisi olmayan birisi bile bir sözlüğe
bakarak 'anıtın tanımının tarihi veya sembol niteliğinde yapı' olduğunu görebilir. Emek sineması hem tarihi hem semboldür,
yani Emek'e 'anıt kere anıt' denebilir. Sadece bu dilekçedeki imzalar bile sinemanın UNESCO mimari antlaşmalarına göre
sosyal ve kültürel değerde anıt olduğunu ispatlamaya yetebilir. Ayrıca uzman mimari kuruluşlar hem Mimarlar Odası hem de
Uluslarası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) Türkiye'nin goruşleri aynı yönde ve cok nettir.
Emek sineması Türkiye'nin en büyük salonuna sahip sinemasıdır. Bu gerçek proje şirketi tarafından bir dezavantaj olarak, yanına 10 sinema
salonu gelmesi onerisine destek olarak sunulmuştur. Gerçek pek çok diğer iddialarında olduğu gibi bunun tam tersidir.
Türkiye'nin bu en büyük sinema salonuna ihtiyacı vardır. Festivallerde bu salonda pek çok filme yer bulmak imkansızdır. Bu da
bu büyüklükte bir salonun bile sinemaseverlerin talebini karşılamadığını göstermektedir.
Film Merkezi olmasıyla sinemaseverlerin sene boyunca Emek'in Türkiye'nin en büyük sinema salonuna ihtiyacı olacaktır.
Öncelikle Emek önerimle Türkiye'nin ilk film merkezi olacağını, bunun uzun yıllardır Türkiye'nin ihtiyacı
olduğunu söylemek isterim. Kapsamlı bir restorasyon ve bilimsel çalışmalar gerekli olduğunu ortaya koyarsa,
bir güçlendirme sonrasında ihtişamı en güzel bir biçimde ortaya konmuş, en son teknolojik imkanlarla donanmış
bir film merkezi olarak açılmalıdır.
Bu film merkezi yalnız Türk değil dünya sinema sanatına ve bağımsız sinemasına hizmet edecektir. Sene boyunca
Uluslararası Istanbul Film Festivali, If Bagimsiz Film Festivali, 1001 Belgesel Film Festivali, İşçi Filmleri,
Animasyon, Çocuk Filmleri festivali gibi mevcut festivallere ev sahipliği yapacaktir. Buna ilaveten dijital
projeksiyon sayesinde sinema ogrencilerini ve kısa film üretimini desteklemek icin özel festivaller organize
edecek, sinema sanatının gelişimine katkıda bulunacaktir.
Sene boyunca Michael Moore, Michael Haneke, Pedro Almodovar, Lars Von Triers, Ken Loach gibi dünya sinemasının devlerinin
filmleri "ilk hafta galalari" olarak Emek sinemasında yapılacaktır.
Haftada bir gün, son iki seans Türk ve dünya sinema klasiklerinin Emek sinemasının dev perdesinde gösterimine
ayrılacaktır.
Türk ve yabancı yönetmenler ve oyuncuların katılımıyla film sonrası söyleşiler düzenlenebilecektir.
Önemli Türk ve hatta kimi yabancı filmlerin dünya prömiyerleri ve ilk haftaları Emek Film Merkezi'nde yapılacaktır.
Pek çok sinemasever çocukluğunda gittiği Emek sinemasının büyülü atmosferiyle sinemayı sevmiştir.
Cumartesi günleri ilk üç seans çocuk filmlerine, çocukların seveceği filmlere ayrılmalıdır.
Film Merkezi her sinema gibi kapıdan bilet satmasına ilaveten bir kombine/üyelik bilet sistemine sahip olmalıdır.
Barkodlu kredi kartı büyüklüğünde bir karta internetten istediğiniz sayıda film yükleyebilecek, tabii çok sayıda olursa
indirimli olmak üzere, ve barkodlu kartınızla girişte yer durumuna göre anında biletinizi alabilecekseniz. Ayrıca kartınızı
arkadaşlarınıza, eşinize, çocuklarınıza vererek de onların kullanımına sunabileceksiniz. Kart sistemiyle Film Merkezi
hem düzenli bir gelire kavuşmuş olacak, hem de sanatseverle bütünleşecektir.
İnteraktif internet sitesi sayesinde film merkezi seyirciyle sürekli iletişim halinde olacaktır. Film programı konusunda
talepler, öneriler, dilek ve şikayetler Film Merkezine düzenli olarak iletilecek, internet sitesi aynı zamanda film
sonrasi tartışma panosu olarak film tartışmalarına vesile olacaktır. Yer rezervasyonlari, bilet satislari internet
sitesi uzerinden yapilabilecektir.
Koltukları tahta sırtlı özel ergonomik koltuklar olabilir. Koltukların sırtında sinema tarihimizin bugün hayatta olan
ve
olmayan değerli yönetmen, oyuncu ve sinema emekçilerinin isim levhaları olacaktır. Yer numarasina ilaveten dileyenler bu
koltuklari ismiyle giseden isteyebilecektir. Bu da isimlerin yasamasina guzel bir katkı olabilir.
Tabii isim levhalı koltuklar yer numarasına da sahip olacaktır. Çok az sayıda sinemasevere bağış karşılığı koltuğa isim
yazdırma imkanı verilebilir, ama tum koltuklarin isim yazilmasinda cok dikkatli olunmalıdır ki gelecege yonelik de
yeterince bos koltuk kalsin. Tabii ki isim sahiplerinin koltuklarına oturması gibi birşey söz konusu değildir. Her
sinemada olduğu gibi yerler önce gelene verilecektir.
Emek Film Merkezi'nde dünyanın pek çok sanat merkezi ve müzesinde olduğu gibi gönüllüler de çalışacaktır. Yalnızca
emekli ve öğrenci değil, haftasonu gönüllü olmak isteyenler de gönüllü olabilecektir.
Emek Film merkezi sayesinde, bugün AVM sinema zincirleri ve eğlence sineması tarafından ezilen yalnız Türk değil
dünya sanat
ve bağımsız sinemasının nefes alması imkanı olacaktır. Bilindigi uzere AB'de uzun yıllardır tam da bu sebeple sinemaya
olaganustu bir devlet destegi vardir. Sinemaseverlerin isteği cok nettir: bağımsız sanatın, kültürün, tarihin, rant
zihniyeti ve küresel sermaye tarafından yok edilmesine engel olmak, kültürü ve tarihi geleceğe taşımak, sinema sanatının,
bağımsız sinemanın geleceğini korumaktır.
Film merkezi önerisinin detaylandırılması hakkında ilk aklıma gelenleri saydım. Tabii ki ilaveler ve çıkartmalar olacaktır. Ancak bu noktada basının bugüne kadar bakışıyla ilgili birkaç cümle söylemek istiyorum
Maalesef basının neredeyse tamamında oldugu gibi sinema dergileri, sinema yazarlari, birkaç istisna hariç sinema siteleri
kısaca sinema dünyası iki aya yakın bir suredir imza kampanyamiza dair bir yazı veya haber yayınlamadı. Zaten basın biz sinemaseverlerin cabasindan once konuyu kıyıda koşede birkaç haberle ve vahvah yazılarıyla geçiştiriyordu. Bu umursamazlık, teslimiyet ve geçiştirmenin yaygınlığı düşündürücüdür. Burada Atatürk'ün "Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir" sözünü hatırlatmak isterim. Bugün özgür düşünce ve düşünceyi çekinmeden ifade etmek maalesef az rastlanır olmuştur.
Ancak sevindirici olan önce onlar, sonra yüzler, sonra da binlerin, ve bugün 6600'ü aşkın sinemaseverin Emek Sinemasının yaşatılması ve Film Merkezi olması yolunda isteklerini aşağıdaki dilekçe etrafında oluşturmuş olmalarıdır.
Emek Sineması Yaşamalı, Emek Film Merkezi olmalıdır.
Mehmet Kurtkaya
NOT! 3 OCAK 2012 ek oneri:
Hem Türk hem de yabancı film galalarının yapıldığı Emek Film merkezine, yetenekli
yeni Türk yönetmenlerin filmlerini uluslararası festivallerde tanıtımına destek
olacak, gönüllülerin çalıştığı bir bölüm de ilave edilebilir!
Emek Bizim Emek sinemasi önünde, Emek'in geleceği konusunda
tüm sinemaseverlerin katılabileceği tartışmalar düzenliyor!
|
|
YAZIYA GELEN TEPKİLER: 22 Mayıs 2010
Yukarıdaki yazı Haber Fırtınası haber sitesinde,
Sadibey sinema sitesinde,
Emre Erbirer'in blogunda,
Pelin Kumral'in blogunda
yayınlandı. Yayınlamak isteyen kişisel ve kurumsal siteler asagidaki e-posta adresinden başvurabilir.
ABD'den yazan Dr. Fuat Ulus'un, Emek sinemasını 1950'lerden bugüne hem duygu yüklü bir dille anlatan hem de gelecekle ilgili
önemli tespitlerde bulunan çok güzel yazısı. Ayrıca yayınlamak isteyen herkesin
her yerde yayınlayabileceğini de belirtti.
"Sizi kutlarım, daha iyi bir proje onerilemezdi Emek Sinemasi icin, benim hislerime tercüman oldunuz. Şöyle
söyleyeyim: ben Emek sinemasinda Bedia Muvahhit ve Vasfi Riza Zobu ile Lüküs Hayatı seyrettim varın gerisini,
Emek sinemasının benim icin ne ifade ettiğini siz düşünün.....
Tekrar böyle bir öneride bulunduğunuz icin sizi canı gönülden kutluyor ve birilerinin bizler gibilerini duymasını umuyorum."
Ferda Berker
Murat Tırpan'ın neoliberal
politikalarin sinemaya getirdigi yıkımı anlattigi sitemize destek veren yazisi.
|
|